Değerli çalışma arkadaşlarım , en değerli varlığımız olan ve bizleri ortak paydada buluşturan sevgili çocuklarımızın değerli velileri anneler babalar, aile büyükleri ve geleceğimizin teminatı sevgili öğrencilerim.

Dünyanın en kıymetli toprakları olan aziz vatanımız üzerinde, bu büyük milletin cumhuriyet idaresi ile beraber, hür ve bağımsız olarak dünya durdukça yaşayacağına olan inancımı belirterek,  bugün bizleri bir araya getiren ve cumhuriyetimizin 100. Yıldönümünü büyük bir coşku ve onurla kutladığımız , Türk tarihimizin en şanlı ve gurumuz 29 ekim cumhuriyet bayramımızın 100. yılında  tüm paydaşlarımızı saygı ve sevgilerimle selamlıyorum . Kutlama programımıza hoş geldiniz ..

Kalamış ailesinin değerli üyeleri, sevgili öğrencilerim;

Ulus olarak büyük bir zafere ulaştırdığımız kurtuluş savaşımızın, yeni- güçlü bir devletle ve cumhuriyet yönetimi ile taçlandırılışşının üzerinden 100 yıl geçmiş bulunmaktadır. Bağımsız ve müstakil yaşama arzusuyla elde edilen bu büyük zaferi sürekli hale getirmek isteyen ve hedefi baştan beri tam bağımsızlık ve de muasır medeniyetler seviyesini aşma olarak belirleyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bu hedeflere ancak ve ancak cumhuriyet ve demokrasi ile varılabileceğini görmüştür.

Cumhuriyetimizi,  kuruluşundaki temel mantıkta olduğu gibi, tam bağımsız, güçlü ve demokrasi içinde yaşayan bir dünya devleti olarak sürekli kılmak için bugün her birimize büyük görev ve sorumluluklar düşmektedir.

            Bu nedenle de, büyük bir imparatorluktan cumhuriyete doğru giden yolu çok iyi bilmek, anlamak, kavramak ve her zaman hatırlarımızda her daim canlı tutmak zorundayız.

           Çünkü bu süreç yüce devletimizin bekası ve ulusumuzun geleceği, huzur ve refahı açısından çok önemli bir kılavuzdur. Mustafa Kemal Atatürk´ün rehberliğinde ve önderliğinde büyük Türk milletinin kanı, canı ve büyük emekleriyle kurulan Türkiye cumhuriyeti, tüm varlık ve değerleriyle sonsuza kadar yaşatılması çocuktan kadına, yaşlıdan gence herkesin vazgeçilmez ortak sorumluluğu olmalıdır.

            Atatürk'ün 19 Mayıs 1919' da Samsuna çıkarak başlatmış olduğu milli mücadelenin zaferle sonuçlanmasının ardından, 29 Ekim 1923 yılında ilan ettiği cumhuriyet, Türk Milletine bırakılmış en büyük miras ve vazgeçilmez bir değerdir. İşte bu değer bizleri ulusal bir devletin onurlu, özgürce düşünebilen, eşit haklara sahip birer ferdi, devletin tek ve gerçek sahibi haline getirmiştir.

            Devlet yönetimini, kişilerin, ailelerin, bir zümrenin ya da sınıfın eline bırakmayan cumhuriyet rejimi, 1923 den beri ülkemize büyük katkılar sağlamış, Türk toplumunu ulus olma bilincine kavuşturmuş, bireyi yurttaş olma konumuna yükseltmiştir. Tarihimizin en kapsamlı çağdaşlaşma hamlesi olan cumhuriyet, getirdiği yenilikler ve atılımlarla Türk insanının ufkunu genişletmiş, ekonomik, sosyal ve siyasal hayatımız görülmemiş bir dinanizim kazanmıştır.

            Devletimiz, cumhuriyetin verdiği güç sayesinde uluslararası camiada önemli bir yerev sahip olmuş, Atatürk'ün getirmiş olduğu ilkelerin izinden ayrılmayarak, dünyanın saygın ülkelerinden biri haline gelmiştir.

            Bizlere ve gelecek nesillere düşen en önemli görev; Türkiye Cumhuriyeti'nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü savunmak, Atatürk ilke ve inkılaplarını koruyup kollamak, iç ve dış tehditlere karşı duyarlı olmaktır.

Bu inançla; Büyük kahraman, asker ve devlet adamı Mustafa Kemal ATATÜRK’ün yolunda yürümeye, milli ve manevi değerlerimize sahip çıkmaya devam edeceğiz. Onu, kahraman ecdadımızı, aziz şehit ve gazilerimizi milletimizin kalbinde ve gönlünde ebediyete kadar yaşatacak ve asla unutmayacağız.

Biliyoruz ki; ay yıldızlı bayrağımızın altında vakit tek yürek, tek vücut ve tek millet olma vaktidir. Vakit akıl ve gönül birliği vaktidir. Vakit, ecdattan teslim alınan mirası geleceğimizin teminatı gençlere en iyi şekilde teslim edebilmek için gayret gösterme vaktidir.

Sevgili öğrencilerim ;

Atatürk, cumhuriyeti biz kurduk onu yaşatacak sizlersiniz diyerek bu görevi gençliğe emanet etmiştir. Bu emaneti korumak ve görevi yerine getirmek için bilgili ve güçlü olmak zorundasınız. Tarihimizi, kültürümüzü, inancımızı iyi bilmek durumundasınız. Hem milli hem de evrensel kültürü öğrenmelisiniz. Ülkenize ve milletinize karşı sorumluluklarını bilen dünya milletler ailesinin bir üyesi olarak, dünya ile paralel yaşamayı becerebilen, istiklalimize ve istikbalimize yönelen tehlikeleri zamanında sezebilen ve bunu başarabilmek için devamlı kendisini yenileyen , geliştiren gençliğe ihtiyacımız bulunmaktadır. Size güveniyor size inanıyoruz ve umut ediyoruz ki ülkemizi bulunduğumuz yerden çok daha ileriye götürecek gençlik sizlersiniz.

Kalamış Ailesinin Değerli Üyeleri , Sevgili Öğrencilerim,

Bu anlamlı programın hazırlanmasında büyük pay sahibi çok değerli çalışma arkadaşlarım, aile birliğimizin çok değerli üyeleri ve yardımcı personellerimize şahsım ve kurumum adına şükranlarımız sunarken başta; Cumhuriyetimizin kurucusu büyük önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve onun kahraman silah arkadaşları olmak üzere,  şanlı tarihimizin ölümsüz sembolleri olan aziz şehitlerimizi, kahraman gazilerimizi bir kez daha rahmet, minnet ve şükran duygularıyla anıyor önlerinde saygı ile eğiliyorum. Büyük Türk Milletimizin ve siz değerli Kalamış ailesinin Cumhuriyet Bayramı’nı tekrar kutluyor; nice güzel bayramlarda birlikte olmak dileğiyle sevgi ve saygılarımı sunuyorum.  

CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN.

Soner DOĞAN